5 Ağustos 2009 Çarşamba

Anlamsız Serüvenlerin Kahramanları

Ne diyeyim ki ben sana Aurelio, seni Fenerbahçeden zorla mı gönderdiler, kalman için azmı para verdiler? Sen ne yaptın ''Avrupa da Avrupa'' diye tutturdun, zorla gittin. 30 yaşına gelmişsin senin yaşındakiler kariyer değil para peşinde koşarken, sen ne yaptın kariyer yapacağım dedin, gittin aldın boyunun ölçüsünü. 2-3 sene daha adam gibi mukavele yapıp oynamak varken, takımınıda zor durumda bırakıp, tuttun Tutumlu'nun eliden gittin. Şimdi kulüplerin kapılarını aşındırsın menajerin TUTUMLU. Sporcu, çevik ve ahlaklı olmasının yanında zekide olacak.

Peki ya sana ne demeli Lugano. Fenerbahçe taraftarının gönlünde bir taht kurmuşsun, seni defansın bel kemiği gibi gören taraftar sana ilgisini, sevgisini hiçbir zaman esirgememiş, peki buna karşın sen ne yaptın. Fenerbahçe'nin verdiği parayı beğenmeyip burun kıvırdın, sonrada taliplerinden gelen transfer tekliflerinin %40-50'si vergiye gideceğini ve eline geçecek paranın, Fenerbahçeden aldığının yarısı dahi olmayacağını ancalayınca ve sözde transfer tekliflerinden de sonuç çıkmayıp kendine bir kulüp bulamayınca ortada kaldın. Belki bir umut bekle Fenerbahçe olur! Ha bu arada Edu Fenerbahçe ile antremanlara çıkmaya başladı. Sözleşmesi askıyada alınmadı. Bundan sonrada Edu'nun sözleşmesi askıya alınırsa da, Fenerbahçe bu saatte kadar senin keyfini beklememiş ve zaten Edu için bir alternatif düşünmüştür. Öncelikte bu alternatif olacaktır. Şimdiden geşmiş olsun sana diyorum Lugano.

Hergün Fenerbahçe ile isimleri anılan bu eski Fenerbahçeli futbolcular, mantığı anlaşılamaz bu kararları nedeniyle birer anlamsız serüven kahramanı olmaya hak kazandılar. Yola çıktıkları bu anlamsız serüvende, ikisinede sığınacak bir liman bulmalarını temenni ediyorum.

Başarı Aklın Bir Eseri, Zekanın Bir Ürünüdür...

Hiç yorum yok: