23 Ağustos 2009 Pazar

Yazık Oluyor Nihat'a

Ukranya ile yapılan hazırlık maçından sonra Nihat hazır değil dedik. Hem mental hemde fiziki eksiklik olduğu açıkça belli oluyordu. Sayın Fatih Terim Nihat'ı oynatma gerekçesini açıklarken, ''Bizim ihitiyacımız olduğunda Nihat vardı, şimdi onun ihtiyacı olduğu dönemde de bizde yanında olacağız'' sözleri hatırlanırsa bu sözler ile istemeden olsada Nihat'ın şu anki durumunu açıkça dile getiriyordu. Gençlerbirliği maçında da gördük ki Nihat'ın hazır olabilmesi için süreye ihtiyacı var. Bence bu sürede yaklaşık bir ay. Belki Sayın Denizli Nihat'ı oynatarak hazır olmasını sağlamaya çalışıyordur. Ancak bu mantıkla da Beşiktaşın puan kaybetmesine razı oluyor sonucu çıkıyorki bunada bir camia ne kadar katlanır oda tartışılır. Öte yandan Denizli şunu göz ardı ediyor; puanlar kaybedildikçe ve başarısız olundukça Nihat mantel olarak dahada çökecektir. Beşiktaş bu strateji ile hem puan kaybetmeye devam edecek hemde Nihat'ı kaybedecek. Yazık oluyor Nihat'a...

Nihat mevzusu ile girdik olaya madem dün akşamki maçta Beşiktaş'a da değinerek rakibimizi biraz tartalım bakalım. Süper kupa maçı öncesi, Beşiktaş'ın kadro olarak teknik kabiliyeti düşük bir takım olduğunu söylemiştik. Gençlerbirliği maçında yaptıkları pas hataları ile kendi çaplarında birde rekor kırdılar ve ancak ozaman ne dediğimiz anlaşılmaya başlandı herkes tarafından. Bir iki maçta iyi oynayan ve göklere çıkarılan Fink gibi oyuncu ligimizde çok. Sivok hata yapmaya devam ediyor üstelik bence inanılmaz hatalar, ayrıca akşamki maçta hakemin şevkati ile sahada kaldı yoksa ikinci sarıdan atılması gerekiyordu. Tello birşeyler yapmaya çalışan tek adam Beşiktaş'ta. Denzili'nin sakatlıklar öncesi ilk onbirde yer vermediği Holosko ise belliki bu durumdan pek hoşnut değil ve dün akşamki maçta lütfen oynar gibiydi. Gençler karşısında ne tür bir taktikle oynadılar açıkşası anlamadım. 4-3-3 oynayan Beşikta'ın bu maçta ''ntv'de maçtan sonra Rıdvan'ın yorumuna göre'' 4-2-2-2 gibi oynadığı yönünde. Bu nasıl bir diziliştir ve neyi amaçlar sahada böyle bir taktik kavrayamadım. Sanırım sayın Denizli 10,5 numara futbolcu lazım diyerek futbola kattığı bu ifade ile oynattığı bu sistemle de Beşiktaşı şampiyon yaparak tarihe geçecek galiba. En azından o öyle düşünüyor. Beşiktaşın 10,5 mu 20,5 mu bilmem ama gerçekten bir değil iyi 2 tane orta saha oyuncusuna ihtiyacı var. Ama görünüşe göre almayacaklar çünkü Delgado'nun lisansını yenilemişler. Şu görüntüsü ile Beşiktaş gol bulmakta ve pozisyon üretmekte zorlanır. 4'lü savunmanın önünde oynattıkları 3 defansif orta saha ilede az gol yer bir yapı ile devam ederler. Kısacası Beşiktaş'ın maçlarının çoğu, Gençlerbirliği ayarında ve üst düzey takımlara karşı beraberlik veya mağlubiyet ile sonuçlanır. Bu sonuçlara şimdiden alıştırmalı Beşiktaş taraftarı kendini. Daha şampiyonlar ligi maçlarıda üstelik başlamadı. 5. haftada Galatasaray ile oynayacakları derbi maçı Beşiktaş'ta bir dönüm noktası gibi görünüyor. Beşiktaş bu maçta eğer ağır bir yenilgi alırsa, belki o zaman Beşiktaş yönetimi ve Denizli geçen seneki şampiyonluğun ve kazanılan Türkiye kupasının gerçek değerlendirmesini yapar. Aslında gerçekte kötülerin iyisi olarak kazandıkları şampiyonluğun ve kupanın gölgesinden sıyrılarak güçlü bir takım kurma çabası içine girerler. Bunu anladıklarında ise bu sene için tren çoktan kaçmış olacak.

Bir futbolsever olarak ve yaklaşan şampiyonlar ligi öncesi Beşiktaş için üzgünüm. Bir Fenerbahçe taraftarı olarak ise Beşiktaş'ın ligteki bu tökezlemeleri beni memnun etmiyorda değil. Şampiyonluk yarışında ezeli bir rakibin bu gidişatı tüm rakiplerini olduğu gibi bizide memnun ediyor. Dileğimiz performansının böyle devam etmesi yönünde...

Hiç yorum yok: